Kesinlikle izlenmesi gereken kült filmlerdendir. Gerçek bir hikaye olması ayrıca etkiliyor. Bu filmi her izleyenin aklından böyle bir maceraya atılmak gelmiştir. Özgür ruhlu insanların izlemekten oldukça keyif alacağı bir film..
Filmin kahramanı 20. yüzyılın oku - evlen - öl ve hatta kariyer için yaşa ve öl kuralını bozuyor. Yalan hayatlar yaşamaktansa parasız ve doğada uzun yolculuklar yaparak Alaska'ya doğru yola çıkıyor.
Filmin son sahnesinde Christopher günşüğüne "happiness only real when shared (mutluluk sadece paylaşılınca gerçektir)" yazıyor. Ve tek başına ölüyor.
Film sonunda hikayesi anlatılan Christopher Johnson McCandless'in fotoğrafını görmek içimi burktu.
Ayrıca filmdeki enfes müzikler Eddie Vedder'ın.. Müzikler bu filmsiz, bu film o müziklersiz asla olmaz :)
"Bu noktada Thoreau’dan bir tefsir yapacağım : ” Bana aşk ,para ,inanç ,şöhret ,adalet yerine gerçeği verin ."
***
"Düşüncelerimi anlatan kelimelerin git gide anlamsızlaştığını farkettim."
***
"Bana aşk, para, inanç, şöhret ve adalet yerine gerçeği verin."
***
"Mutluluk uçsuz bucaksız ormanlardadır,
bomboş sahillerdeki coşkudadır.
İnsan elinin değmediği bir yerdedir,
denizin diplerinde ve gürlemesindedir.
İnsanları severim, ama doğayı daha çok severim…" (Lord Byron)
***
"Sınır tanımayan bir maceracı. Evi yollar olan, güzelliklere yolculuk yapan bir seyyah"
***
"Eğer yaşama sevincinin esasen insan ilişkilerinden kaynaklandığını düşünüyorsan yanılıyorsun. Tanrı bunu tüm çevremize yaydı. O her şeyde mevcut. Tecrübe edeceğimiz her şeyin içinde var. İnsanlar sadece, bu şeylere bakış açılarını değiştirmeliler."
***
"Ben estetik düşkünü yalnız bir gezginim."
***
"İnsan yaşamının mantık ile yönetildiğini kabul edersek, hayatın olasılığı kaybolur."
***
"Bence kariyer denen şey bir 20. yüzyıl icadıdır ve ben bir kariyer istemiyorum."